VENLADEP XR 150 mg Mikropellet Kapsül

Endikasyon Bilgisi :

İlacın Etken Maddesi Venlafaksin hidroklorür(150 mg)’dür. VENLADEP XR 150 mg Mikropellet Kapsül, beyinde dengesiz hale gelerek endişe, kaygı ve depresyona sebep olabilecek kimyasalları etkileyen antidepresan bir ilaçtır.  Depresyon ve  depresyonla birlikte görülen anksiyete ( endişe,kaygı hali); yaygın anksiyete bozukluğu (genel endişe ve gerginlik hali); majör depresyon tedavisinde, majör depresyonun tekrarının ve yeni atakların  engellenmesinde; agorafobi (hastanın panik atağının ortaya çıkabileceğini hissettiği yerlerde bulunmaktan korkması) ile birlikte veya agorafobi olmaksızın görülen panik bozukluklarda ve sosyal fobi  tedavisinde kullanılır. Kullanımı 18 yaş üstü yetişkinler içindir.

VENLADEP XR 150 mg Mikropellet Kapsül Hakkında Bilinmesi Gereken Hususlar:

  1. İlacın etken maddesine karşı daha önce aşırı duyarlılık söz konusu olduysa; bu ilacı kullanmanız önerilmez.
  2. Beyinde dengesiz hale gelerek endişe, kaygı ve depresyona sebep olabilecek kimyasalları etkileyen antidepresan bir ilaçtır.
  3. İlk kez antidepresan kullanan kişilerde intihara yeltenme söz konusu olduğundan özellikle 24  yaş altı kişilerde bu ilacı kullanmaya başladıktan sonra bir kaç hafta doktor gözetiminde bulunulmalıdır.
  4. Kullanıma başladıktan sonra 4 hafta içerisinde iyileşmeler görülebilir. Eğer 4 hafta sonunda kendinizi iyi hissetmezseniz doktorunuzla görüşmeniz gerekmektedir.
  5. 18 yaş altındaki gençlere  verilmemelidir.
  6. İlacı alırken  alkol kullanmaktan  kaçınınız. Çünkü alkol ilacın yan etkilerini arttırmaktadır.
  7. Bu ilacı bazı  ilaçlarla kullanmak ölümcül sonuçlara neden olabilir. Örneğin MAO inhibitörleri grubundan bir ilaç ile birlikte kesinlikle kullanmamalısınız. Eğer MAO inhibitörleri grubundan bir ilaç kullanacaksanız bu ilacın kullanımını kestikten en az 2 hafta sonra kullanmaya başlamalısınız. İlacı  kullanmadan önce kullandığınız bütün ilaçları doktorunuza söylemeniz tavsiye edilir.
  8. Yakın zamanda kalp krizi geçirdiyseniz bu ilacı kesinlikle kullanmayınız.
  9. İlacı güvenli bir şekilde kullandığınızdan emin olmak için belirli aralıklarla kan tahlili yaptırmanız gerekmektedir. Böbrek ve karaciğer fonksiyonlarınızı da kontrol ettirmelisiniz.
  10. Siroz ve diğer karaciğer hastalığı , böbrek hastalığı, yüksek tansiyon,  göz tansiyonu, dar açılı göz tansiyonu,  nöbet geçirmek veya epilepsi ,  herhangi bir kanama ya da pıhtılaşma bozukluğu, yüksek kolesterol, bipolar bozukluk gibi rahatsızlıklardan herhangi birine sahip iseniz  bu ilacı kullanmadan önce muhakkak doktorunuzu bilgilendiriniz ki duruma göre doz ayarlamaları yapılabilsin.
  11. İlacı kullanırken  kendine zarar verme ile ilgili düşüncelere sahip olma, davranışlarda ve ruh halinde değişiklikler, panik ataklar, uyku sorunları, alıngan, telaşlı, heyecanlı, sarılgan, huzursuz, agresif, ruhsal ve fiziksel olarak kendini hiperaktif hissetme gibi rahatsızlıklarda derhal doktorunuza başvurunuz..
  12. Gebelik ve emzirme dönemlerinde doktorunuza danışmadan bu ilacı kullanmamalısınız. Anne karnındaki bebeğe ve emzirilen bebeğe zarar verebilir.

VENLADEP XR 150 mg Mikropellet Kapsül’ün kullanım Şekli:

  1. Doktorunuz bu ilacı nasıl reçete ettiyse o şekilde kullanmanız gerekmektedir. Tedavi süresince lütfen doktorunuzun direktiflerine uyunuz.
  2. İlacınızın her dozunu bir bardak dolusu su ile birlikte alınız. Yemek esnasında veya öğün aralarında alınabilir. Her gün aynı saatte ilacınızı almaya özen gösteriniz.

İlacın Olası Yan Etkileri :

  1. Karın ağrısı , nefes almada güçlük, kurdeşen, yüzde , dudaklarda , dilde ve boğazda şişlik gibi bir durumda doktorunuzu bilgilendiriniz.
  2. İlacı kullanırken  kendine zarar verme ile ilgili düşüncelere sahip olma, davranışlarda ve ruh halinde değişiklikler, panik ataklar, uyku sorunları, alıngan, telaşlı, heyecanlı, sarılgan, huzursuz, agresif, ruhsal ve fiziksel olarak kendini hiperaktif hissetme gibi yeni oluşan ya da kötüleşen  yan etkiler ile  kolay kanama ve çürük oluşumu, kaslarda sertleşme, kalp atışlarında düzensizlik, titremeler, mide bulantısı, kusma,halüsinasyon, nöbet,  ishal, iştahsızlık, halsizlik, güçsüzlük gibi yan etkilerde acil yardım için  doktorunuza başvurunuz.

İlaç Etken Maddesi: Venlafaksin hidroklorür
İlaç Marka İsmi:  VENLADEP XR 150 mg Mikropellet Kapsül
Ruhsat sahibi : İlko İlaç San. ve Tic. A.Ş.
Veysel Karani Mah. Çolakoğlu Sok. No:10
34885 Sancaktepe /İstanbul
Tel : (0216) 564 80 00-Faks : (0216) 564 80 99
Üretici firma: İlko İlaç San. ve Tic. A.Ş.
3.Organize Sanayi Bölgesi Kuddusi Cad. 23. Sok. No:1
Selçuklu /Konya

VENLADEP XR 150 mg Mikropellet Kapsül Prospektüsü (kullanma talimatı ve kısa ürün bilgisi


VENLADEP-XR-150-mg-Mikropellet-Kapsül-İlaç-Prospektüsü

Her bir VENLADEP XR kapsül etken madde olarak 150 mg venlafaksin; Yardımcı madde olarak 83,54 mg Sukroz, 216,05 mg Şeker pelletleri, Kolloidal silikon dioksit, Hipromelloz, Etil selüloz, Polietilen glikol 6000, Magnezyum stearat, FD&C kırmızı 3, FD&C mavi 2, Titanyum dioksit, Jelatin (sığır jelatini) ve İzopropil alkol içermektedir.
VENLADEP XR 150 mg Mikropellet Kapsül’ün Farmakoterapötik grubu ve ATC kodu: Diğer Antidepresanlar-  NO6AX16
—VENLADEP XR 150 mg Mikropellet Kapsül’ün etki mekanizması
Venlafaksinin insanlardaki antidepresan etki mekanizmasının, merkezi sinir sistemindeki nörotransmitter faaliyetini güçlendirmesiyle ilişkili olduğu düşünülmektedir. Preklinik çalışmalar, venlafaksinin ve ana metaboliti O-desmetilvenlafaksinin (ODV) serotonin ve noradrenalin geri alım inhibitörleri olduklarını göstermiştir. Venlafaksin ayrıca dopamin alımını da zayıf oranda inhibe etmektedir. Venlafaksin ve ODV, sadece kronik olarak bu etkiyi
gösteren trisiklik ajanların aksine, hem akut (tek doz), hem de kronik uygulamadan sonra β-adrenerjik duyarlılığı azaltır. Bu özellik, venlafaksinin antidepresan etkisinin daha hızlı başlamasına neden olabilir. Venlafaksin ve ODV, nörotransmitter geri alımı ve reseptör bağlanımına ilişkin genel etkileri bakımından son derece benzerdir.
Venlafaksin sıçan beyninde muskarinik, kolinerjik, Hı-histaminerjik veya αı-adrenerjik reseptörleri için in vitro gerçek anlamda hiçbir etkiye sahip değildir. Bu reseptörler üzerindeki farmakolojik etki, antikolinerjik, sedatif ve kardiyovasküler yan etkiler gibi diğer antidepresan tıbbi ürünlerinde görülen çeşitli yan etkilerle ilişkili olabilir.
Venlafaksin monoamin oksidaz (MAO) inhibitör aktivitesine sahip değildir.
—Panik bozuklukta VENLADEP XR 150 mg Mikropellet Kapsül’ün etki mekanizması
Venlafaksin uzatılmış salım kapsüllerinin panik bozukluk tedavisindeki etkililiği, ayakta tedavi alan agorafobi ile birlikte veya agorafobi olmaksızın görülen, erişkin panik bozukluğu hastaları üzerinde iki çift kör, 12 haftalık, çok merkezli, plasebo kontrollü çalışma aracılığıyla kanıtlanmıştır. Panik bozukluğu çalışmalarında uygulanan başlangıç dozu 7 gün süreyle 37,5 mg/gündür. Hastalara ardından bir çalışmada 75 veya 150 mg/gün veya diğer çalışmada 75
veya 225 mg/gün sabit doz uygulanmıştır. Etkililik aynı zamanda, açık etiketli tedaviye yanıt veren ve ayakta tedavi alan erişkin hastalarda uzun süreli güvenlilik, etkililik ve tekrarlamayı önlemeye yönelik bir uzun süreli, çift kör, plasebo kontrollü, paralel grup çalışması aracılığıyla da kanıtlanmıştır. Hastalar, açık etiketli fazın sonunda almış oldukları venlafaksin yavaş salım dozunu (75, 150 veya 225 mg) almayı sürdürmüştür.
—Sosyal anksiyete bozukluğunda VENLADEP XR 150 mg Kapsül’ün etki mekanizması
Venlafaksin yavaş salım kapsüllerinin sosyal anksiyete bozukluğunun tedavisine yönelik etkililiği, ayakta tedavi alan erişkin hastalar üzerinde dört çift kör, paralel grup, 12 hafta süreli, çok merkezli, plasebo kontrollü, esnek doz çalışması ve bir çift kör, paralel grup, 6 ay süreli, plasebo kontrollü, sabit/esnek doz çalışması kapsamında kanıtlanmıştır. Hastalara 75 ila 225 mg/gün aralığında dozlar verilmiştir. 6 aylık çalışmada 75 mg/gün grubuna kıyasla 150 ila 225 mg/gün grubunda daha yüksek etkililiğe dair kanıt elde edilmemiştir.
Yaygın anksiyete bozukluğunda VENLADEP XR 150 mg Kapsül’ün etki mekanizması
Venlafaksin yavaş salım kapsüllerinin yaygın anksiyete bozukluğunun (YAB) tedavisine yönelik etkililiği, ayakta tedavi gören erişkin hastalar üzerinde iki 8 haftalık, plasebo kontrollü, sabit doz çalışması (75 ila 225 mg/gün), bir 6 aylık, plasebo kontrollü, sabit doz çalışması (75 ila 225 mg/gün) ve bir 6 aylık, plasebo kontrollü, esnek doz (37,5, 75 ve 150 mg/gün) çalışması kapsamında kanıtlanmıştır. 37,5 mg/gün dozunun plaseboya karşı üstünlüğü kanıtlanmış olmasına karşın, bu doz, daha yüksek dozlar kadar tutarlı bir etki göstermemiştir.
–Majör depresif epizotlarda VENLADEP XR 150 mg Kapsül’ün etki mekanizması
Venlafaksin hızlı salımın majör depresif epizotların tedavisine yönelik etkililiği, 375 mg/güne kadar olan dozlar için süresi 4 ila 6 hafta arasında değişen beş randomize, çift kör, plasebo kontrollü, kısa süreli çalışmada gösterilmiştir. Venlafaksin yavaş salımın majör depresif  epizotların tedavisine yönelik etkililiği ise, 75 ila 225 mg/gün aralığındaki dozları içeren 8 ila 12 haftalık, kısa süreli, plasebo kontrollü iki çalışma kapsamında kanıtlanmıştır.Uzun süreli bir çalışmada, 8 haftalık açık etiketli çalışmada ayakta tedavi gören ve venlafaksin yavaş salıma (75, 150 veya 225 mg) yanıt veren erişkin hastalar, aynı venlafaksin yavaş salım dozlarına veya plaseboya tekrarlama (relaps) gözlemi için 26 haftaya kadar randomize edilmiştir. İkinci uzun süreli çalışmada venlafaksinin 12 ay süreyle tekrarlayan majör depresif epizotların önlenmesine ilişkin etkililiği, son depresyon epizodunda venlafaksin tedavisine (günde iki kez 100 ila 200 mg) yanıt vermiş olan ve ayakta tedavi alan erişkin hastalar üzerinde uygulanan plasebo kontrollü çift kör klinik çalışma kapsamında kanıtlanmıştır.
Kardiyak elektrofizyoloji
Sağlıklı bireylerde yapılan özel bir QTc çalışmasında, venlafaksin, 450 mg/ gün supra-terapötik bir dozda (günde iki kez 225 mg verilen) QT aralığını klinik olarak anlamlı ölçüde uzatmamıştır. Bununla birlikte, pazarlama sonrası deneyimlerde özellikle aşırı doz kullanan veya QTc uzaması/ TdP için diğer risk faktörleri olan hastalarda, QTc uzaması/ TdP ve ventriküler aritmi vakaları bildirilmiştir.
—VENLADEP XR 150 mg Mikropellet Kapsül için özel kullanım uyarıları ve alınması gereken tedbirler
•VENLADEP XR, venlafaksine veya formülasyondaki maddelerin herhangi birine aşırı hassasiyeti olduğu bilinen hastalarda kontrendikedir.
•Monoamin oksidaz inhibitörleri (MAOI) ile beraber kullanılması kontrendikedir. Birlikte kullanımında ajitasyon, tremor, hipertermi gibi serotonin sendromu belirtilerinin görülme riski ortaya çıkar. MAOI tedavisinin durdurulmasından sonra en az 14 gün geçmeden VENLADEP XR tedavisine başlanmamalıdır.  Herhangi bir MAOI grubu ilaç kullanımına başlamadan en az 7 gün önce VENLADEP XR kesilmelidir.
Depresyon, kişide intihar düşüncesi, kendine zarar verme ve intihar riskinde artışla ilişkilendirilmiştir. Bu risk, anlamlı bir remisyon gerçekleşinceye kadar devam etmektedir. Klinik iyileşme tedavinin ilk birkaç haftasında gerçekleşmeyebileceğinden, hastalar iyileşme olana kadar yakınen takip edilmelidirler. Genel klinik deneyim, iyileşme döneminin başında intihar riskinin artabileceği yönündedir. Aynı şekilde venlafaksin reçete edildiği diğer psikiyatrik hastalıklarda intiharla ilgili vakalarda artışla ilişkilendirilebilmektedir. Buna ilave olarak bu hastalıklar, majör depresif bozuklukla komorbid olabilir. Bu yüzden majör depresif bozukluğu bulunan bireylerin tedavisinde uygulanan tedbirlerin aynısı diğer psikiyatrik hastalıkları bulunan bireylerin tedavisi esnasında
da uygulanmalıdır.
•Geçmişlerinde intiharla ilişkili vakalar bulunan ya da tedavinin başlangıcından önce ciddi şekilde intihar düşünceleri olan hastaların intihar düşüncesi ya da intihara teşebbüs açısından daha yüksek risk taşıdığı bilinmektedir ve tedavi sırasında yakın takipleri gereklidir. Plasebo kontrollü klinik çalışmaların meta analizinde, plasebo ile karşılaştırıldığında, psikiyatrik rahatsızlık sebebiyle antidepresan alan yetişkinlerde, 25 yaşınndan küçük hastalarda intihar davranışlarının arttığı tespit edilmiştir. Yüksek risk taşıyan hastalarda, bilhassa tedavinin başlangıcı ve ilaç dozunun değiştirildiği zamanlarda tedaviye yakın gözlem eşlik etmelidir. Hastalar ve hasta yakınları klinik durumun kötüleşmesi, intihar düşünce veya davranışının ortaya çıkması ya da davranışlarında anormal değişiklik olmasının takip edilmesi gerektiği ve bu belirtiler gözlemlendiğinde acilen tıbbi destek istemeleri hususunda uyarılmaları gerekmektedir.
•Epidemiyolojik çalışmalarda, venlafaksinin de dahil olduğu serotonin geri alım inhibitörlerini kullanan hastalarda kemik kırığı riskinde artış gözlenmiştir. Bu riske yol açan mekanizma tam olarak anlaşılamamıştır.
•Diğer serotonerjik ajanlarla olduğu gibi, venlafaksinin özellikle serotonerjik nörotransmitter sistemi etkileyen ilaçlar (triptanlar, SSGAİ’ler, selektif noradrenalin geri alım inhibitörleri (SNGAİ), lityum, sibütramin, St. John’s Wort [Hypericum perforatum] fentanil ve analogları, tramadol, dekstrometorfan, tapentadol, pethidin, metadon ve pentazosin dahil olmak üzere) serotonin metabolizmasını azaltan ilaçlarla (MAOI’ler örn. metilen mavisi dahil), serotonin öncüleri (triptofan gibi) veya antipsikotikler ya da diğer dopamin antagonistleri ile birlikte uygulanması durumunda potansiyel olarak yaşamı tehdit edici serotonin sendromu ortaya çıkabilir.
•Serotonin sendromu semptomları arasında mental durum değişiklikleri (örn. ajitasyon, halüsinasyonlar ve koma), otonom dengesizlikler (örn. taşikardi, kan basıncında dalgalanmalar ve hipertermi), nöromüsküler değişiklikler (örn. hiperrefleksi, koordinasyon bozukluğu), ve/veya gastrointestinal semptomlar (örn. bulantı, kusma ve diyare) sayılabilir. Serotonin sendromu, en şiddetli şekilde, potansiyel olarak vital bulgularda hızlı dalgalanma ve mental
durum değişiklikleri ile birlikte hipertermi, kaslarda rijidite, otonom dengesizlikle karakterize olan NMS’ye benzer şekilde ortaya çıkabilir.
•Venlafaksinin serotonerjik  veya dopaminerjik nörotransmiter sistemlerini etkileyebilen diğer ajanlarla beraber alınmasının klinik olarak gerekli görülmesi durumunda hastanın, özellikle tedavinin başlatılması ve doz artırımları esnasında dikkatle takip edilmesi tavsiye edilir.
•Venlafaksinin serotonin öncülleri (triptofan ürünleri gibi) ile beraber alınması öngörülmez.
•VENLADEP XR, MAOI ile beraber veya MAOI tedavisinin durdurulması izleyen 14 gün içinde kullanılmamalıdır. VENLADEP XR kullanımına son verildikten sonra bir MAOI’ne başlamadan önce en az 7 gün geçmelidir .
MAOI kullanımının kesilmesi ile VENLADEP XR tedavisine başlanması arasındaki zaman aralığıyla ilgili yukarıda bahsedilen öneriler irreversibl MAOI düşünülerek yapılmıştır. Reversibl MAOI olan moklobemid kullanımının kesilmesi ve VENLADEP XR tedavisine başlanması arasında geçmesi gereken zaman 14 günden az olabilir. Ancak, MAOI ile ilgili yukarıda bahsedilen advers reaksiyonların riskinden dolayı moklobemidten VENLADEP XR
tedavisine geçerken yeterli bir zaman aralığı verilmesi sağlanmalıdır. Moklobemidin farmakolojik özellikleri ve hastanın kişisel değerlendirmesi göz önünde tutularak uygun bir arındırma dönemi uygulanmalıdır. MAOI ile selektif serotonin geri alım inhibitörleri (SSGAİ’ler) veya trisiklik antidepresanların birlikte kullanılması ile de benzer etkileşim ve advers reaksiyonlar bildirilmiştir.
•Venlafaksin tedavisi ile konvülsiyonlar görülebilir. Tüm antidepresanlar gibi VENLADEP XR, daha önce konvülsiyonlar görülmüş hastalarda dikkatli uygulanmalı ve bu hastalar yakinen izlenmelidir. Herhangi bir hastada nöbet  ortaya çıkarsa tedavi sonlandırılmalıdır.
•Dehidrate veya sıvı kaybı olan hastalarda venlafaksin kullanımı ile hiponatremi veya uygunsuz antidiüretik hormon salgılanması sendromu (AUDHSS) görülebilir. Yaşlı hastalar,diüretik kullanan hastalar ve başka bir nedenle sıvı kaybı olan hastalar bu durum için dahabüyük risk altında olabilirler.
•Klinik çalışmalarda ilaç arama davranışı, tolerans gelişimi veya doz arttırımı ile ilgili kanıt gözlenmemiştir.
İn vitro çalışmalar venlafaksinin opioid, benzodiazepin, fensiklidin (PCD) veya N-metil-D-aspartik asit reseptörlerine hemen hemen hiç afinitesinin olmadığını göstermiştir. Sıçanlarda venlafaksinin merkezi sinir sistemini uyarıcı hiçbir aktivitesi bulunmamıştır. Primatlarda yürütülen ilaç ayırt etme çalışmalarında, venlafaksin uyarıcı veya baskılayıcı ilaç kötüye kullanımı yatkınlığı göstermemiştir. Kendine uygulama çalışmalarında, makak
maymunlarının venlafaksini intravenöz olarak kendilerine uyguladıkları gözlenmiştir.
•Venlafaksin, geçmişinde miyokard enfarktüsü veya stabil olmayan kalp hastalığı olan hastalarda  değerlendirilmemiştir. Dolayısıyla sözü edilen hasta grubunda dikkatli kullanılmalıdır. Pazarlama sonrası deneyimlerde, venlafaksin ile özellikle doz aşımı kullanımda veya QTc uzaması/Torsades de Pointes (TdP) için diğer risk faktörlerini taşıyan hastalarda, QTc uzaması, TdP, ventriküler taşikardi ve fatal kardiyak aritmi vakaları bildirilmiştir. Ciddi kardiyak aritmi veya QTc uzaması riski yüksek hastalarda venlafaksin verilmeden önce risk ve yarar dengesi değerlendirilmelidir.
•Venlafaksin ile tedavi edilen bazı hastalarda kan basıncında doza bağlı artışlar gözlenmiştir. Pazarlama sonrası kullanımda acil tedavi gerektiren kan basıncı artışları gözlemlenmiştir. Tedavi edilmiş hipertansiyon veya başlangıçta yükselmiş kan basıncı olan hastalarda venlafaksin tedavisi ile daha fazla artış eğilimi görülmemektedir. Kan basıncı, tedavinin başlangıcı ve doz arttırımlarından sonra periyodik olarak gözden geçirilmelidir. Kan basıncı
artışı ile durumu tehlikeye girebilecek hastalarda (kalp fonksiyonları bozulmuş hastalar gibi) dikkatli olunması gerekmektedir.
•Özellikle yüksek dozlar ile kalp atım hızında artmalar oluşabilir. Buna bağlı olarak olumsuz etkilenebilecek hastalığı olanlarda ilaç dikkatli kullanılmalıdır.
•Venlafaksin ile bağlantılı olarak midriyazis gelişebilir. Göz içi tansiyonu artmış olan veya akut dar açılı glokom (açı kapanması glokomu) riski taşıyan hastaların yakından izlenmesi tavsiye edilir.
•Venlafaksin dahil antidepresan kullanan ruhsal bozukluğu olan hastaların küçük bir kısmında mani/hipomani oluşabilir. Diğer antidepresanlarda olduğu gibi venlafaksin, geçmişinde bipolar bozukluk hikayesi bulunan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.
•Venlafaksin dahil antidepresan kullanan hastaların ufak bir kısmında, doz azaltımı, doz değişimi veya tedavinin kesilmesi sırasında, agresyon görülebilir. Diğer antidepresanlarda olduğu gibi venlafaksin, agresyon öyküsü bulunan hastalarda dikkatli olunmalıdır.
•Serotonin geri alımını inhibe eden ilaçlar trombosit fonksiyonlarını azaltabilir. SSGAİ ve SNGAİ kullanımına bağlı kanama; ekimoz, hematom, epistaksis ve peteşiden gastrointestinal hemoraji ve yaşamı tehdit edici hemorajiye kadar çeşitlilik gösterebilir. Hemoraji riski venlafaksin kullanan hastalarda artabilir. Diğer serotonin geri alım inhibitörleri gibi venlafaksin de, antikoagülan ve trombosit inhibitörü alanlar da dahil olmak üzere, kanamaya
eğilimi olanlarda dikkatli olunmalıdır.
•Venlafaksin tedavisinin fentermin dahil, zayıflatıcı ajanlarla kombine kullanımında güvenliliği ve etkililiği kanıtlanmamıştır. Venlafaksinin zayıflatıcı ajanlar ile beraber kullanımı öngörülmemektedir. Venlafaksin tek başına veya diğer ürünlerle kombine kullanımda zayıflatmada endike değildir.
•Plasebo kontrollü klinik çalışmalarda, en az 3 ay venlafaksin ile tedavi gören hastaların %5,3’ünde serum kolesterol düzeylerinde artış izlenirken, plasebo alanlarda artış %0,0’dır. Uzun süreli tedavi sırasında serum kolesterol düzeylerinin takibi düşünülmelidir.
—Tedavinin bitirilmesi :
Tedavinin kesilmesi ile özellikle tedaviye aniden son verilmesi sonucu kesilme belirtileri yaygındır. Klinik çalışmalarda, tedavinin sonlandırılması ile (dozun azaltılarak kesilmesi ya da azaltılmaksızın kesilmesi ile) venlafaksin ile tedavi gören hastaların %31’inde ve plasebo alan hastaların %17’sinde advers reaksiyonlar gözlenmiştir. Kesilme belirtilerinin görülme riski, tedavi süresi, tedavi dozu ve dozun azaltılma hızı gibi çeşitli nedenlere bağlı olabilir. Sersemlik, duyusal bozukluklar (parestezi dahil), uyku bozuklukları (uykusuzluk ve yoğun rüyalar dahil), ajitasyon veya anksiyete, bulantı ve/veya kusma, titreme ve baş ağrısı en sık bildirilen reaksiyonlardır. Genel olarak semptomlar hafif ila orta şiddettedir; ancak bazı hastalarda şiddetli olabilir. Semptomlar çoğunlukla tedavinin sonlanmasını takiben birkaç gün içerisinde oluşur. Ancak bilmeyerek bir dozu kaçıran hastalarda da çok nadir olarak benzer semptomlar bildirilmiştir. Genellikle semptomlar kendiliğinden ve 2 hafta içerisinde çözümlenir. Bazı hastalarda bu süre uzayabilir (2-3 ay ya da daha fazla). Bu nedenle tedavi sonlandırılacağı zaman venlafaksin; hastanın ihtiyacına göre birkaç hafta ya da ay olacak şekilde belirli bir süre kademeli olarak azaltılmalıdır.
Akatizi/psikomotor huzursuzluk:
Venlafaksin kullanımı akatizi ile ilişkilendirilmiştir. Akatizi subjektif olarak hoş olmayan veya sıkıntı veren huzursuzluk hissi ve çoğunlukla oturamama ya da kıpırdamadan duramama ile birlikte hareket etme ihtiyacı ile karakterizedir. Bu durum genellikle tedavinin ilk birkaç haftasında meydana gelir. Bu semptomları gösteren hastalarda doz artışı yapmak zararlı olabilir.
Ağız kuruluğu:
Venlafaksin ile tedavi gören hastaların %10’unda ağız kuruluğu bildirilmiştir. Bu durum diş çürümesi riskini arttırabilir ve hastalar dental hijyenin önemi konusunda bilgilendirilmelidir.
Diyabet:
Diyabeti olan hastalarda herhangi bir SSGAİ veya venlafaksin ile tedavi glisemik kontrolü değiştirebilir. İnsülin ve/veya oral antidiyabetik ilaçların dozunun düzenlenmesi gerekebilir.
İlaç – Laboratuar test etkileşimleri:
Venlafaksin kullanan hastaların idrarlarında fensiklidin (PCP) ve amfetamin için yapılan immünolojik tarama testlerinde hatalı pozitif sonuçlar bildirilmiştir. Bu sonuçlar, tarama testlerinin spesifitesinin olmamasına bağlıdır. Hatalı pozitif test sonuçları, venlafaksin tedavisi sonlandırıldıktan sonraki birkaç gün süreyle de gözlenebilir. Gaz kromatografisi/ kütle spektrometrisi gibi doğrulayıcı testler venlafaksini PCP ve amfetaminden ayırt eder.
VENLADEP XR yardımcı madde olarak sukroz ve şeker pelletleri içerir. Nadir kalıtımsal fruktoz intoleransı, glukoz-galaktoz malabsorpsiyon veya sukroz-izomaltaz yetmezliği sorunu olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
—VENLADEP XR 150 mg Mikropellet Kapsül’ün diğer tıbbi ürünlerle etkileşimi:
•Venlafaksin ve lityumun eşzamanlı kullanımı sırasında serotonin sendromu meydana gelebilir
•Venlafaksin, diazepam ve etkin metaboliti desmetildiazepamın farmakokinetik ve farmakodinamiğini etkilemez. Diazepamın, venlafaksin veya O-desmetilvenlafaksinin farmakokinetiğini etkilediği düşünülmemektedir. Diğer benzodiazepinlerle farmakokinetik ve/veya farmakodinamik etkileşimin var olup olmadığı bilinmemektedir.
•Venlafaksin imipramin ve 2-OH-imipraminin farmakokinetiğini etkilememiştir. Venlafaksin 75 mg ila 150 mg/gün şeklinde uygulandığında 2-OH-desipramine EAA’sında doza bağımlı olarak 2,5 ila 4,5-kat artış meydana gelmiştir. İmipramin, venlafaksin ve O-desmetilvenlafaksinin farmakokinetiğini etkilememiştir. Bu etkileşimin klinik önemi
bilinmemektedir. Venlafaksin ve imipraminin eşzamanlı kullanımında dikkatli olunmalıdır.
•Haloperidol ile bir farmakokinetik çalışma, toplam oral klirenste %42 azalma, EAA’da %70 artış, Cmaks’ta %88 artış görülmüş, ancak haloperidolün yarılanma ömründe değişiklik ortaya çıkmamıştır. Bu durum, eşzamanlı olarak haloperidol ve venlafaksin tedavisi uygulanan hastalarda göz önünde bulundurulmalıdır. Bu etkileşimin klinik önemi bilinmemektedir.
•Venlafaksin, risperidon EAA’sını %50 arttırmasına karşın, toplam aktif maddenin (risperidon ve 9-hydroksirisperidon) farmakokinetik profilini önemli oranda değiştirmemiştir. Bu etkileşimin klinik önemi bilinmemektedir.
•Venlafaksin ve metoprololün sağlıklı gönüllüler üzerinde uygulanan, her iki tıbbi ürüne yönelik bir farmakokinetik etkileşim çalışmasında eşzamanlı kullanım, plazma metoprolol konsantrasyonlarında, aktif metabolit α-hidroksimetoprololün plazma konsantrasyonlarını  değiştirmeksizin yaklaşık %30 ila 40 oranında artışla sonuçlanmıştır. Bu bulgunun hipertansif hastalara ilişkin klinik önemi bilinmemektedir. Metoprolol, venlafaksinin veya aktif metaboliti O-desmetilvenlafaksinin farmakokinetik profilini değiştirmemiştir. Venlafaksin ve metoprololün eşzamanlı kullanımında dikkatli olunmalıdır.
•İndinavir ile yapılmış bir farmakokinetik çalışmada, indinavirin EAA değerinde %28, Cmaks değerinde ise %36 azalma görülmüştür. İndinavir, venlafaksin ve O-desmetilvenlafaksinin farmakokinetiğini etkilemez. Bu etkileşimin klinik önemi bilinmemektedir.
•Simetidin: Kararlı plazma konsantrasyonunda, simetidinin venlafaksinin ilk geçiş metabolizmasını inhibe ettiği gösterilmiştir; ancak, simetidinin O-desmetilvenlafaksinin farmakokinetiği üzerinde etkisi bulunmamıştır. Venlafaksin ve O-desmetilvenlafaksinin genel farmakolojik aktivitesinde hastaların çoğunda sadece hafif derecede artış olması beklenir. Yaşlılarda ve karaciğer işlev bozukluğu olan hastalarda bu etkileşim daha sıktır.
•Ketokonazol: CYP2D6’ın zayıf metabolizörleri (ZM) ve güçlü metabolizörlerinde (GM) ketokonazol ile yapılan bir farmakokinetik çalışma, hem venlafaksinin (sırasıyla CYP2D6 ZM’de %70 ve GM deneklerde %21) hem O-desmetilvenlafaksinin (CYP2D6 ZM’de %33 ve GM’de %23) yüksek plazma konsantrasyonlarıyla sonuçlanmıştır.
CYP3A4 inhibitörlerinin (örn. Atazanavir, klaritromisin, indinavir, itrakonazol, vorikonazol, posakonazol, ketokonazol, nelfinavir, ritonavir, sakinavir, telitromisin) venlafaksin ile birlikte kullanılması, venlafaksin ve O-desmetilvenlafaksin seviyelerini arttırabilir. Bu sebeple, hastanın tedavisi eş zamanlı olarak bir CYP3A4 inhibitörü ve venlafaksin içeriyorsa dikkatli olunmalıdır.
•Sitokrom P450 izoenzimleri ile metabolize olan ilaçlar : Çalışmalar venlafaksinin, CYP2D6’nın görece zayıf bir inhibitörü olduğunu göstermektedir. Venlafaksin in vitro olarak CYP3A4 (alprazolam ve karbamazepin), CYP1A2 (kafein) ve CYP2C9 (tolbutamid) ya da CYP2C19 (diazepam)’u inhibe etmemiştir.
•Oral kontraseptifler:Pazarlama sonrası deneyimlerde venlafaksin tedavisi sırasında, oral kontraseptif kullanan kişilerde istenmeyen gebelikler bildirilmiştir. Bu gebeliklerin venlafaksin ile ilaç etkileşmesinin bir sonucu olduğuna dair net bir kanıt yoktur. Venlafaksin ve hormonal kontraseptiflerle herhangi bir etkileşim çalışması yoktur.
—VENLADEP XR 150 mg Mikropellet Kapsül’ün istenmeyen etkileri
Klinik çalışmalarda çok yaygın (≥1/10) olarak raporlanan istenmeyen etkiler bulantı, ağız kuruluğu, baş ağrısı ve uykuda terleme de dahil olmak üzere terlemedir. Çok yaygın (≥1/10); yaygın (≥1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (≥1/1.000 ila <1/100); seyrek (≥1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Seyrek Agranülositoz, aplastik anemi, pansitopeni, nötropeni
Çok seyrek: Trombositopeni
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Seyrek Anafilaktik reaksiyon*
Endokrin hastalıkları
Seyrek Uygunsuz antidiüretik hormon salınımı
Çok seyrek: Kan prolaktin seviyesinde artış
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Yaygın: İştah kaybı
Seyrek: Hiponatremi
Psikiyatrik hastalıklar
Çok yaygın: İnsomnia
Yaygın: Konfüzyonel durum, depersonalizasyon, anormal rüyalar, sinirlilik, libido azalması, ajitasyon, anorgazmi
Yaygın olmayan: Mani, hipomani, halüsinasyon, derealizasyon, anormal orgazm diş gıcırdatma* , apati,
Seyrek: Deliryum
Bilinmiyor: İntihar düşüncesi ve intihara yatkınlık, agresyon
Sinir sistemi hastalıkları
Çok yaygın: Baş ağrısı, baş dönmesi, sedasyon
Yaygın: Akatizi tremor, parestezi, disguzi
Yaygın olmayan: Senkop, miyoklonus, denge bozukluğu, anormal koordinasyon,diskinezi
Seyrek: Nöroleptik Malign Sendrom (NMS), serotonin sendromu, konvülsiyon, distoni
Çok seyrek Tardif diskinezi
Göz hastalıkları
Yaygın: Bulanık görme de dahil olmak üzere görme bozukluğu, uyum bozukluğu, midriyazis
Seyrek : Dar açılı glokom
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Yaygın: Tinnitus
Bilinmiyor: Vertigo
Kardiyak hastalıklar
Yaygın: Taşikardi, palpitasyon
Seyrek: Torsade de Pointes, ventriküler taşikardi, ventriküler fibrilasyon, elektrokardiyogramda QT uzaması
Vasküler hastalıklar
Yaygın: Hipertansiyon, sıcak basması
Yaygın olmayan: Ortostatik hipotansiyon, hipotansiyon,
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar
Yaygın: Dispne, esneme
Seyrek: İnterstisyel akciğer hastalığı, pulmoner eozinofili
Gastrointestinal hastalıklar
Çok yaygın: Bulantı, ağız kuruluğu, konstipasyon
Yaygın: Diyare, kusma
Yaygın olmayan: Gastrointestinal hemoraji
Seyrek: Pankreatit
Hepatobiliyer hastalıklar
Yaygın Olmayan: Anormal karaciğer fonksiyon testi
Seyrek: Hepatit
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Çok yaygın: Hiperhidroz (gece terlemeleri dahil)
Yaygın: Döküntü, pruritus
Yaygın olmayan: Ürtiker, alopesi, ekimoz, anjiyoödem, fotosensitivite reaksiyonu
Seyrek: Stevens-Johnson sendromu, toksik epidermal nekroliz, eritema multiforme
Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları
Yaygın: Hipertoni
Seyrek : Rabdomiyoliz
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Yaygın: İdrar yapmada duraksama, idrar retansiyonu, pollaküri
Yaygın olmayan: Üriner inkontinans
Üreme sistemi ve meme hastalıkları
Yaygın: Menoraji, metroraji, erektil disfonksiyon, ejakülasyon bozukluğu
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Yaygın: Halsizlik, asteni, ürperti
Çok seyrek: Mukozal hemoraji
Araştırmalar:
Yaygın: Kilo artışı, kilo kaybı, kan kolesterol oranında artış
Çok seyrek: Kanama zamanı uzaması
Pazarlama sonrası tespit edilen yan etkiler
a: Venlafaksin terapisi sırasında veya tedavinin kesilmesini takip eden erken dönemde intihar düşüncesi ve intihara yatkınlık vakaları bildirilmiştir .
b: Havuzlanmış klinik çalışmalara göre baş ağrısı insidansı venlafaksin ve plasebo için benzer
bulunmuştur.
Venlafaksin tedavisinin (özellikle aniden) kesilmesi genellikle yoksunluk semptomlarına yol açabilir. Baş dönmesi, duyusal bozukluklar (parestezi dahil), uyku bozuklukları (uykusuzluk ve yoğun rüya görme dahil), ajitasyon veya anksiyete, bulantı ve7/ veya kusma, titreme, vertigo, baş ağrısı ve grip benzeri semptomlar en sık bildirilen reaksiyonlardır. Bu reaksiyonlar bazı hastalarda şiddetli ve/ veya uzun süreli olmakla birlikte, genel olarak hafif- orta seviyede ve kendinden sınırlıdır. Bu nedenle, venlafaksin tedavisine artık ihtiyaç duyulmadığında, tedavinin kademeli olarak doz azaltılması yoluyla kesilmesi gerektiği önerilmektedir.
Genellikle, çocuklar ve adölesanlardaki (6-17 yaş) (plasebo kontrollü klinik çalışmalarda) venlafaksinin istenmeyen etki profili yetişkinlerde görülene benzerdi. Yetişkinlerde olduğu gibi, azalmış tat duyusu, kilo kaybı, kan basıncında artış ve serum kolesterol seviyesinde artış gözlenmiştir. Pediyatrik klinik denemelerde, istenmeyen etki olarak intihar fikri gözlenmiştir. Aynı zamanda düşmanlık ve özellikle de majör depresif bozukluklarda kendine zarar verme raporlarında artış da vardır. Özellikle, şu istenmeyen etkiler pediatrik hastalarda gözlenmiştir: Abdominal ağrı, ajitasyon, dispepsi, ekimoz, epistaksis ve miyalji.

Ayrıca dex forte ilacı hakkında bilgi edinebilirsiniz..

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir